Günümüzde artık üniversite mezunu olmak iş bulma konusunda açık ara fark sağlamamakta. Açık öğretim üzerinden mezun olup iş arayan on binlerce işsiz buna bir örnek.
Güncel iş ilanlarını incelediğimizde, iş arayanların çoğunun deneyimli, tecrübe sahibi kişilerle çalışmak istediğini görüyoruz. Yeni mezunlara ise neredeyse hiç şans verilmemekte. Aynı zamanda iş kolları için mezun olunacak bölümler konusunda bir standart olmaması bu problemin en temel nedenidir. Örnek olarak bankalarda ekonomi mezunlarından daha çok diğer eğitim branşlarından mezunların aktif olarak çalıştığını görüyoruz. Bunun yanında lise mezunlarının yapabileceği nitelikte olan işlere işsizlik karmaşası yüzünden üniversite mezunları başvuru yapıyor.
Herkesin, her işi yapabildiği ya da yapabileceğini düşündüğü ortamda elbette ki çalışma şartlarında ve sektörde esasen nitelikli olup iş hayatının içine girdikçe niteliklerini kaybeden ve niteliksiz hale gelen bir çok birey bulunmakta. Halbuki üniversitelerde her bölümün bir iş alanı olsa ve çalışanlarını buna göre seçse, üniversite kontenjanları iş imkanlarına göre belirlense, iş imkanı bulunmayan bölümler kapatılsa, açık öğretim fakültelerive örgün eğitim arasında bir farklılık yaratılsa belki bu bir çözüm olabilir. Eğitim ve eğitimli kişi sayısındaki pozitif artış ve ilerleme elbette ki önemli yalnız bilgi kullanılmadığında her geçen gün eriyip gidecektir.. Böylece alınan diploma da anlamını yitirir. Eğitimli nüfus kadar çalışan nüfus da bir ülke için en önemli topluluklardandır.