Kadın olmanın başlı başına zor olduğu ülkemizde çalışan kadın olmanın üzerine tezler yazılabilir. Dünya üzerinde ilk seçme seçilme hakkını alan Türk kadınlarının, yaşam hakkını kısıtlayan düşünce ve uygulamaları henüz kaldırabilmiş değiliz. Yaşamımıza anlam katan ve varoluşumuzun mimarı kadınlarımız artık iş hayatında da aktif hale geldi. “Çocuk da yaparım kariyer de” şiarıyla hareket eden ve ekonomik gücünü elinde bulunduran kadınlarımızın toplum içinde karşılaştığı zorluklar yok değil. Erkeklerin kadınlar üzerinde oluşturduğu hegomanya yetmezmiş gibi bir de kadının kadın üzerinde yarattığı baskıdan söz etmek gerekiyor. Kadının yerinin ev, görevinin ise eşi ve çocuklarına hizmet olduğunu düşünen “kadın erkeklerin” varlığı ilerlememizde en büyük engel!
Kadınların Önüne Geçen “Kadın” Engeli!
Kadınların eğitim ve iş hayatında geride kalmasına sebep olan faktörlerden biri de diğer kadınların engeli. Geleneksel kurallar ve adetlerle yerinin ev, görevinin ise çocuk doğurmak olduğuna inanan kadınlar, hemcinslerinin önünde en büyük engellerden biri. Bu düşünce ekseninde anne olan ve kızının gelişmesine müsaade etmeyen kadınların varlığı baskıcı erkeklerin varlığından daha ürkütücü. Bunlara bir de akraba, eş dost statüsünde geri kalan hemcinsleri katarsak kadınların önüne geçen kadın engelinin tehlikeli boyutlarını görebiliriz.
Toplumdaki Erkek Hegomanyası
Ülkemizde erkeklerin oluşturduğu otorite kadınların önündeki en büyük engel. Erkek, din ve toplum kurallarının kendisine verdiği haklar ile kadınlardan daha üstün haklara sahip olduğunu düşünürken, kadınların hayatı ile ilgili karar verme hakkını kendilerinde buluyor. Ataerkil toplum kurallarının kabul gördüğü ülkemizde erkek kadın hayatı üzerinde söz ve yetki sahibi olduğuna inanmış durumda iken kadınlar bu yargıyı çalışma hayatında daha aktif olarak kırmaya devam ediyor. Ekonomik gücü elinde tutan kadınlar bir taraftan da toplum tabularını birer birer yıkıyor. Tabi bu süreçte karşılaştıkları sorunlar da az değil.
Trafik’te Kadınlar
Kadınların trafikte yaşadığı sorunların en başında taciz vakaları geliyor. Okula giden, işe giden kısacası hayatın akışına ayak uyduran kadınlarımızın maruz kaldığı taciz kimi zaman 3. Sayfa haberlerinde gördüğümüz cinayetlerle son buluyor ne yazık ki. Toplu taşıma araçlarını kullanarak işe yetişmeye çalışan kadınlarımızın erkeklere oranla dikkat etmesi gereken birçok unsur var. Giyilen kıyafete ve yapılan makyaja göre kişilik analizinin kısa bir sürede yapıldığı kadınların topluma kendini doğru anlatmak gibi bir derdi var!
İş Yerinde Kadınların Yaşadığı Sorun: Ötekileştirme
İyi bir eğitim aldınız ve kariyer basamaklarını bir bir çıkmaya başladınız. Karşınıza çıkan engellerden biri de kadın olmanız ve iş hayatında başarılı olamayacağınıza dair düşünceler. Elinin hamuru ile erkek işini karışma deyiminin hayatınıza işlediği anlardasınız. Profesyonel olamayacağı düşünülen kadınlara yönetim pozisyonunda yer verilmemesi, iş yerinde karşılaşılabilen tacizler ve hemcinsler arasında yaşanan kıyasıya rekabet. Birbirinin önüne engel olmayı tercih eden ve yaşamı zorlaştıran kadınların yapılanın aksine birbirine destek olması kadınların toplumdaki statüsünde ciddi bir gelişmeye vesile olacaktır.
Kadınların Önündeki Engelleri Yine Kadınlar Kaldıracak
Çalışan kadınların önündeki engelleri kaldırmada en önemli adım toplum bilinçlenmesini sağlamak. Değişen ve dönüşen dünyaya ayak uydurmak için kadınların iş hayatında aktif olması ve hayatın her alanında yer edinmeleri oldukça önemli. Bunun için kadınlara yine büyük pay düşüyor. Yetiştirdikleri çocuklara öğrettiği değerlerle toplumun değişimine en büyük katkıyı annelerimiz verecek. Bu yolda kadın dayanışmasının da önemini yadsımamak gerekiyor. Unutulmamalı ki kadınların önündeki engelleri kaldıran yine kadınlar olacak.
