Özgürlük. Bu kelimenin tanımını sınamak lazım. Yeryüzünde bütün savaşların temelinde yatan, uğrunda kanlar dökülen kelime. Günümüzde ise özgürlük kelimesinden insanlar neyi anlıyor bilmiyorum ama aslında her savaşın temelinde özgürlük olduğu gibi her başarının da temelinde özgürlük yatar. Özgürlük, öyle bir kavramdır ki, başarının, barışın ve buluşun adıdır. Özgür toplumlar, özgür bireyler yetiştirir. Özgür bireyler ise, dünyayı yönetebilirler. Bir derde deva olurlar.
Tarihte özgür toplumlar, doğayı ve çevreyi anlamak için özgürce düşünme tarzını benimsemişlerdir. Yıldızlara bakıp galaksiyi, güneşin hareketlerine bakarak yer yüzünde onlarca olayı keşfetmişlerdir. Eğer başarıya giden yol önce kendi duvarlarımızı yıkıp savaşını vermekse ve de bunun adı özgürlük ise vakit kaybetmeden darmaduman edin.
Geçmişte özgürlük hissiyatının yansımaları dalga dalga yayılmıştır. Bir sanat eserini oluşturan gücün sadece hayallerle sınırlı olmadığını hepimiz biliyoruz. Hayali kurmak için bile özgür olmalısınız.
Peki, günümüz toplumu iş hayatında sizce ne kadar özgür? Eğer özgürlüğün reel tanımı üzerinden gidecek olursak iş hayatında özgür müsünüz?
İş hayatında özgür insanlar, başarıya yelken açmış demektir. Ülkemizde, özel ve kamu sektöründe çalışan yaratıcı fikirlere sahip binlerce insan kendisini ve işin tanımını ve sonuçlarını özgürce ifade edemediği için mutsuz ve gergin. Tabi bunun bazı nedenleri de var.
Baskı. Çalışanlar üzerine anlamsız bir şekilde konuşlandırılan kambur. Baskı yüzünden işine sahiplenemeyen kendi çemberinin dışına çıkamayan binlerce insan olmaktadır.
Korku. İşten çıkartma korkusu. İnsanlar üzerinde oluşturulan ambargo ve sürekli tedirginlik hissiyatı nedeniyle yine binlerce insan özgürce işine dört koldan sarılamıyor.
Kendini ifade edememe. Memnuniyetsizlik.
İş dünyasında kendisini özgürce ifade edebilen insanların başarı öyküsü yüz yıllarca duyulacaktır.
İş dünyasında toplantı masalarında geçen yoğun ve bazen sıkıcı tabloda kendi iç dünyasında haykıran ama sesini duyuramayan insanların varlığı sürdükçe özgürlükten, başarıdan ve ileriye bir adım atmaktan bahsetmemiz mümkün değildir.