Yükseköğretim sürecini tamamlayarak iş hayatına koşar adımlarla girmek ve hayalleri doğrultusunda belirlediği kariyer hedefine oluşmak için de hızla ilerlemek, gençlerin ne yazık ki çok istemesine karşın her zaman elde edemediği bir başarı. Kariyer planlamasının ilk adımlarını doğru atılması ve doğru motivasyon kaynağının bulunması, mezuniyet sonrasın neler yapılacağının kesin olarak belirlenmesi ve bu doğrultuda da koşar adımlarla olmasa dahi “sağlam adımlarla” ilerlenmesini sağlayacaktır. Çalışmak istenen sektörün doğru belirlenmesi kadar bu sektördeki pozisyonlar hakkında da kapsamlı bir araştırma yapmak, iş hayatına girişte herkes için büyük bir avantaj sağlayacaktır. Başvurulacak pozisyonlarda görev yapan ve tercihen de bu alanda deneyim kazanmış kişilerle görüşülmesi de deneyimlerden faydalanarak hedef belirleme konusunda büyük bir avantaj sağlayacaktır. Yeni mezun gençlerinin tamamının kendisine iş başvurularında avantaj sağlayan özellikleri kadar dezavantaj olarak nitelendirilen zayıf yanlarını da net bir şekilde belirlemesi muazzam derece önemlidir.
Kişisel Gelişim
Günümüzün küresel ticaret yaşamında işverenler için çalışanın mezun olduğu okulun önemi azalmakta, bunun yerine çalışan adayının eğitim süreci ve sonrasında kişisel gelişim adına kat ettiği yol önem kazanmaktadır. Zayıf yönlerin belirlenmesi ve kişisel gelişime bu yönde ağırlık verilmesi, mezuniyet öncesinde ve sonrasında tüm gençlerin önceliği olmalıdır. Zira günümüzün modern çalışma yaşamında gençlerin diplomaları değil, sahip olduğu nitelikler işverenlerin arzu ettiği yüksek karlılık seviyelerine ulaşılmasını sağlamaktadır. Her işveren için çalışanın değeri, kendisine ve firmasının hedeflerine ulaşması adına sağladığı katkı kadardır. Bu doğrultuda iş başvurularında dikkat çeken bir birey olmak için çok yönlü olmak ve kişisel gelişim sürecinin de ilgili sektörü ilgilendiren tüm alanlara dağıtılarak gerçekleştirilmesi gerekir.
Sektöre Uygun Kişisel Gelişim
Yeni mezunların kişisel gelişim sürecini mümkün olduğunca fazla donanımla tamamlamaya çalışması dendiğinde çoğu genç birkaç aylık kursları ya da üniversite yıllarında katılım gösterilen sertifika programlarını anlamaktadır. İş hayatında kişisel gelişim birkaç ay ya da yıl değil, “tüm hayat boyunca devam eden bir süreçtir”. Bu doğrultuda özellikle modern teknolojilerin etkisiyle sürekli değişim gösteren sektörlerde çalışanların da kişisel gelişimine ara vermeden döngüsel bir biçimde devam etmesi gerekir. Kişisel gelişimde sektörün önemi ise tam da bu aşamada ortaya çıkmaktadır. Kariyerine E-ticaret sektöründe başlamak isteyen bir gencin Office uygulamaları konusunda bilgi sahibi olması kendisine avantaj sağlasa da, tüm kişisel gelişim sürecini bu uygulamalarda uzmanlaşmak için harcaması zamanının büyük bir bölümünü de boşa harcamak manasına gelecektir. Zira internet teknolojilerini ilgilendiren E-ticaret sektöründe birçok farklı konuda bilgi sahibi olunması gerektiğinden, bu konuda kişisel gelişim sürecinde de tek bir noktaya takılmamak gerekir. Farklı sektörlerde iş arayan kişiye avantaj sağlayacak nitelikler de birbirinden farklıdır ve bu doğrultuda doğru analiz yapılarak çalışanın kendisine “gerçekten” avantaj sağlayacak bir konuya yönelmesi yarar sağlayacaktır.
Kişisel Gelişimde Farklılık
Mezuniyet sonrasında çevrenin ve popüler iş trendlerinin etkisiyle bilinen alanlardaki kurslara katılmak şüphesiz genç için bir zarar değil, yarar sağlar. Ancak her iş başvurusunda işverenlerin ve insan kaynakları yetkililerinin görmeye alışık olduğu konular üzerinde yüzeysel bir eğitim almak da kişinin sıradanlaşmasına neden olacaktır. Çalışmak istenen sektöre uygun bir alanda fark yaratacak konulara yönelmek ve bu konularda uzmanlaşmaya çalışmak, çalışanın belirli özel pozisyonlar için öncelikli tercih edilen bir çalışan profiline dönüşmesini sağlayacaktır. İş hacmi geniş olduğu için daha fazla çalışanın alındığı alanlarda rekabetin de fazla olduğu ve bu pozisyonlara çok daha fazla çalışanın başvurduğu unutulmamalıdır. Mezuniyet sonrası daha özel alanların araştırılması ve sektöre bağlı olarak çalışanın kendisine avantaj sağlayarak özel beceri ve bilgi gerektiren bir pozisyona dair kişisel gelişim çalışmaları yapması, iş arama sürecinde kendisine çok ciddi bir avantaj sağlayacaktır. Amaca bağlı olarak bu konuya yabancı dil öğrenmek de dahil olabilmektedir. Herkesin CV satırlarında yabancı dil bölümünde İngilizce yazarken, kişinin yabancı dilinin Almanca, Rusya ya da küresel dev haline dönüşen Çin ile anlaşma imkanı sunacak Çince yazması; “sektöre bağlı olarak” kişiye tahmin ettiğinden de fazla avantaj sağlayabilir.