Yüzyıllardır, belkide bin yıllardır alışageldiğimiz bir şey var, o da: “Güçlüysen başkalarının bir önemi yoktur.”. Bu durum hep böyle miydi? Bilinmez; ancak günümüzde bu mesele insanlar arasındaki eşitsizlikler arttıkça kendisini daha da derinden hissettirmeye başlamışa benziyor.
Yazımız konusunu yakından ilgilendiren bir araştırma İngiltere’de bulunan Kent Üniversitesi’nde yapılmış. Bu araştırmaya göre yüksek mertebelerde bulunan güçlü insanların beyinleri önemsiz verileri göremiyor ve bunun için zayıf insanları önemsemiyorlar. Bu da gösteriyor ki güçlü insanların da bazı zaafları bulunuyor. Alışmış oldukları yaşam tarzları ve her daim uğraştıkları zorlu problemler onların küçük, önemsiz gibi görünen birçok bilgiyi görmekten alıkoyuyor.
İnsanın elde ettiği güç, diğer insanlara bakış açısını değiştirir. Bunun en önemli sebeplerinden birisi de elde edilen bu nüfuzdan beynin olumsuz etkilendiğidir. Sosyal olarak güçlü insanlarla, güçsüz insanlar arasında zaten bir ayrım varken bir de bu fiziki durum devreye girince ortaya daha büyük bir kopukluk çıkıyor.
Güçlü insanların en büyük özelliklerinden birisi de herkese hak ettiği gibi davranılması gerektiğine inanmalarıdır. Bu, onların sosyal, sınıfsal bakımdan farklı statüdeki insanları artık yeterince anlayamamasındandır. Bunun sonucu olarak güçlüler çoğunlukla zayıflara karşı zorbalık taslayabiliyor ve onları gözlerinde çok değersiz hale getirebiliyor.
Güçlülerin en tipik özelliklerinden birisi de onlara başkaları ne kadar önemli ve değerli olduğunu söylemezse bir anda depresif bir ruh haline girebilir, endişe içinde kıvranabilirler. Kendilerinin iyi olduklarını hep başka kişilerden duymak isterler. Duymadıkları zamanlar da her şey çok anormal hale gelebilir.
Güçlü insanların bir başka özelliği de kendilerinden daha altta yer alan insanların çok çalışıp güce yaklaştıklarını gördüklerinde kendilerini tehdit altında hissetmeleridir. Böylesi bir durumda ya önlem alma yoluna gidiyorlar ya da tehdit gördükleri kişiyi uyarıcı davranışlarda bulunuyorlar.
Tüm bunların sonucu olarak güçlü insanların güçlü olmadan önce başka, güçlü olduktan sonra başka bir kişilik sergilediklerini görmüş olduk. Bu kişilik, güçlü oldukça negatif bir yönde gelişir. Bu olumsuz ve depresif ruh hali güçlülerin baş etmek zorunda kaldıkları bir sorundur. Bazıları bu sorunu daha rahat çözüme kavuştururken bazıları, özellikle hırs ve ihtiras içinde olanları çok zorlanmaktadır. Bu problem sadece sosyal bir olay değil aynı zamanda bir kimyevi reaksiyon el durumdur. Her insanın bir gün güçlü bir insan olma ihtimali vardır. O yüzden güçlülerin ne gibi sorunlarla karşı kaşıya oldukları bilmek gerekir.