Vereceğiniz kararların sonuçlarından korkmayın: İş hayatında vereceğiniz kararlar kariyeriniz için en etkili dönemlerdendir. Bu baskı ve etki kapsamında alacağınız kararlarda gerilmeniz olasıdır. Düzgün bir planlama ve alternatif yolları belirlemek yanlış kararlardan daha hızlı dönülmesi konusunda en büyük yardımcınız olabilir. Karar verirken sonuçlarını her boyuttan ele alarak kararı vermek olası olumsuz durumlara karşı hazırlıklı olmanızı sağlayacaktır. Her şeye rağmen hata yaparsanız bunun sorumluluklarını almaktan kaçınmayın. Sosyal yada çalışma hayatında herkes hata ya da hatalar yapmaktadır. Deneyimler hataların temeli ile kurulur.
İç güdülerinize ve sezgilerinize güvenin: Edindiğiniz tecrübeler ışığında oturduğunuz koltukta yeri geldiğinde sezgilerinize güvenerek hareket etmeniz gerekecektir. Mantıklı düşüncelerinize dayanan tezlerinize arkanızı dönmeyin ve iç güdülerinize inanarak kritik kararlarda benliğinizi ortaya koyun.
Duygularınızı önemseyin: Duygularınızı dikkate alarak yaşayın. Duygular karar verirken kararınızı destekleyici ve tetikleyici olabilir. Önemli olan duygularımıza güvenerek karar vermek değil, kararlar verirken hangi öz duygularımızı kullandığımızdır. Yapılan araştırmalara göre hayatı en iyi yorumlayan kişiler “Depresif gerçekçilik” tanımındaki depresyonda bulunan kişilerdir.
Kararınızı detaylandırarak düşünün: Alacağınız kararlarda hatalı olabileceğiniz konusunu es geçmeyin. Çevrenizde dostlarınızın görüşlerini alabilirsiniz, farklı kaynaklardan destek görebilirsiniz. Kararlarınızı her açıdan değerlendirerek son onayı vermelisiniz.
Ayrıntılarda boğulmayın: Karar verme aşamasında ayrıntının dozunu kaçırmak kararı vermenizi geciktirir ya da tamamı ile engelleyebilir. Ayrıntılara çok takılmak olumsuz sonuç getirecektir.
Sonuç; Verimli kararlar alabilmek ve kariyere yön verebilmek için en başta kişinin gelişime açık, çevresini duyan ve dinleyen, farklı bakış açılarından bakabilen, farklı alternatif yollar üretebilen özelliklerde olması gerekir. Karar verirken ön yargılardan arınarak, analitik bakış açısı ve doğru değerlendirmelerle hareket etmek başarısızlık yüzdesini azaltacaktır.
