İnsan kaynakları kavramı 1800’lü yıllarda İngiltere ve Amerika’da henüz gelişme kaydeden dönemin ünlü simalarının oluşturduğu şirketlerde görülmeye başlanmıştır. Ancak o dönemlerde de insanlık ve sınıf ayırımının ilkel olarak devam ettiği düşünülürse günümüzde modern sınıf ayırımı ile de çok farklı olmadıklarını söyleyebiliriz. Bu yüzden çalışanlar ve yöneticilerin doğru adlandırılmasından başlayalım. Yönetici, belli bir iş bölümünden yetkili ve sorumlu kişi! Ancak insan! Çalışan işçiler. Statüsü ne olursa olsun işçi ve insan. Burada varmak istediğimiz nokta şu yönetici olsanız da olmasanız da işçi olsanız da karşımızda bir insan var. Bu insan ilkel ve amatör düşüncelere sahip olabileceği gibi, modern ve çağdaş bir kişiliğe de sahip olabilir.
Yönetici işçi ilişkisi Kaynana-Gelin İlişkisine Benzer
Yönetici işçi ilişkisi tıpkı gelin-kaynana ilişkisine benzer. Aynı çatı altında barınsalar da sürekli bir didişme söz konusu olur. Yöneticiler ile iyi geçinmenin yollarını arayan binlerce insan profili vardır. Ancak yönetici her yerde yöneticidir. Asla değişmez.
Bizim Müdür Bana Kafayı Taktı!
“Bizim müdür bana kafayı taktı” ya da “Bizim ekip şefi suratsızın teki” şeklinde çok cümleler duyarsınız. Aslında müdürün, şefin kimseye taktığı yok. Takık bir kişikde değildirler. Ancak insan ilişkilerinin zedelendiği noktada, yıldızların barışmadığı hususlarda bu ilişkinin adı “Kafayı Taktı” olarak adlanabilmektedir.
İşçilerin Hiç Suçu Yok mu?
Neden olsun ki! Yapmayın lütfen! Cümleye ilk başladığımızda sarf ettiğimiz ve üzerinde durduğumuz tek olay insanlıktı. Nitekim öyle de. Bazı faktörleri birbirinden ayırmamızda gerçekten fayda var. Disiplin her şeyin üstesinden gelmektedir. Ancak disiplin kavramı ile suratsızlık, hakaret boyutu birbirine kesinlikle karıştırılmaması gereken bir durumdur.
Geçmişte Kaldı!
İnsanlar iş yerlerinde sürekli patron ve yöneticilerin bir çekiç gibi işçi çivilerin başını ezdiğinden yakınırlar. Bu durum çok göreceli ve değişkendir. Günümüz modern şartları artık yöneticinin işçi ile muhat olmasına ya da ezmesine olanak vermemektedir. Çünkü gelişen iş yerleri günlük, haftalık, aylık hedeflerini belirleyerek uzun vadede herkesin iş ve görev tanımının belli olduğu işler yaparak huzur içinde çalışmaktadırlar. İnsanlık kavramı ve iş kavramı da birbirinden apayrıdır.
Günümüzde modern çalışma anlayışı benimseyen şirketlerde yöneticilik ve işçilik kavramı giderek yerini birlikten güç alan bir zafere dönüştürmektedir.