Hatalı olmak, hata yapmak her insanda olan bir özelliktir. Hatalar yapılmak için vardır ve her insan bu hayatta bir hata yapmıştır. Hata ya da yanlış yapma eylemi insan ilişkilerinde, sosyal yaşamda ve iş yaşamında gerçekleşebilir.
İş yaşamında gerçekleşen hatalarda, sebep olunan hata maddi kayıp ve maddi zararlara yol açabileceğinden bu hataların gerçekleşmesi durumunda özür dilemek çözüm olmayabilir.
Sosyal yaşamda gelişen hatalarda ise kişi hatasını telafi edebilecek çözüm yollarında daha esnek olabilme imkanına sahiptir.
Özür dileme aşağıdaki ifadelerle gerçekleşebilir;
Durumu Kabul Etme
“Hatalı olduğumu anlıyorum, bu durumdan dolayı özür diliyorum.”
Bu cümle yapısı ve yaklaşım hata yapan ve hata yapılan kişiyi yatıştırır. Hata yapan kişi kendini savunmaz ise karşı taraf bu durum karşısında daha fazla sorun çıkaracak bir durum genel olarak yaratmayacaktır.
Karşı Tarafı Anlama
“Seni üzdüğüm için çok üzgünüm”
Yapılan hata sonucunda karşı tarafa yaşatılan acı ve öfkenin birebir olarak anlandığı ve bundan üzüntü duyulduğunun ifade edilmesi şeklidir.
Telafi etme, Çözüm Sorma
“Bu durumu telafi etmek için ne yapabilirim?”
İyi niyetli bir yaklaşım olup kişiden kişiye farklı tepkiler ile karşılaşılabilir. Çözüm için hata yapılan kişiye çözüm sorusu sormak, öfke doğurabilir.
Özür dilemenin sonuçları;
Özür dilemek ve yapılan hatayı kabullenmek örnek bir davranıştır. Sonucu ne olursa olsun doğruyu yapmak ahlaklı ve dürüst bir insan olarak anılmayı, saygı duyulan bir kişi olunmasını sağlar.
Özür dileyen insanlar, yaptıkları hataların sonuçlarını görebildiklerinden aynı ya da benzer hataları tekrarlama eğilimine girmeyeceklerdir. Hatalardan ders çıkarabilmek için önce o hataları kabul etmek gerekmektedir. Özür dileyen insan da zaten bunu gerçekleştirmiştir.